28 Eylül 2013 Cumartesi
İsterdim Zengin Olayım;
Başlıktan da anlaşıldığı gibi bugün cumartesi ve evdeyim. Yuh amk nasıl anlayacaksınız bunu bu başlıktan di mi. Saçmalık.
Esnaf adamım kardeşim twitter daki taci kalkavan gibi esnafım. Gerçi o da mekan reklamı almadığı aralıkta esnaf olabiliyor ya neyse; babylon da check in yapıp; dj oldum ben diyen esnaf mı olur amk. Ben bayağı bildiğin esnafım yani. Fırın var işte öyle ekmek, pide filan takılıyoruz.
Evet oldum; mühendis de oldum ama geçici süreliğine( ki bu geçici süre bir firma hayatının hatasını yaparak beni işe alacağı zamanla son bulacak) esnaf olmak durumundayım. Neden biliyor musunuz, sırf 5 ay 5 gün anam ağlamadı diye. Yani askerlik yapmadım diye. Bütün kallavi şirketler askere gitmeyen adamdan çalışan olmaz mantığıyla hareketen; ki bence gerekeni yapıyorlar, davrandıkları için benden haliyle onlara çalışan olmuyor, daha ziyade babama emir eri oluyor. Babanın kazancı, coca cola nın kaybı dediğinizi duyar gibiyim; yapmayın beni şımartıyorsunuz.
Aslında kariyer hedefim esnaf olmak değil tabi, 5 senelik kalkınma planım içerisinde takım elbise ciddiyetinde bir iş bulup çalışmak var ama iş aramak çok yoruyor adamı. Buradan isim vererek rencide etmek istemediğim kurumlar var demeyi çok isterdim ama kariyer.net beni çok iplemez tahminim.
Arkadaşım, güzel kardeşim hadi şirket yaptı bir gerizekalılık, ama sen o şirkete uyup da o şirketin genel müdür ilanını kendi sitende yayınlarsan kusura bakma ama ben senle en hafif tabirle taşak geçerim. Boru mu lan bu, adamlar genel müdür arıyor amk. Hem de internet üstünden. Haliyle akıllara bu adamlar bu sektöre dün mü girdi sorusu geliyor. Adam koca şirketi emanet edecek, ki emanet edeceğin adamın kariyer net hesabının şifresini unutmuş olması gerekiyor ki kendisine sektörde yer edinebilmiş ve bir şirketi yönetebilecek kapasiteyi kazanmış olsun. Neyse hadi bu örnek bir elin parmağını geçmez;
O senin buram buram sonu fakirlik kokan ilanlarını ben anlamam mı sanıyorsun. Junior dealer ilanının nasıl bir sefalet barındırdığını ben anlamadım sanki amk. Bir de soru soruyorlar maaş beklentiniz nedir diye. Günde bir gazoz, 2 bonibon amk. Zaten anca onu verecen ilandan belli. Hayır ben de demiyorum zaten direk genel müdür pozisyonundan 15000 lira maaşla başlayayım diye ama el insaf yani. 1500+yemek+sigorta ya abi sokayım sigortana, yapmayaydın amk bari.
Ya neyse atar yaptık filan ama işin sonunda tabi biz de 2500 civarı bir maaşa amuda kalkacak nesiliz. Atara gerek yok, bu sebeplen tüm kapitalist alemin ellerinden, CEO büyüklerimin götlerinden öperim.
5 Şubat 2013 Salı
Biznıs vörld
Dostlar, Romalılar, en sevgili, en değerli kardeşlerim, abilerim ablalarım; şimdi bir kere bu az sayıda okuyucumdan biri olduğunuz için yaptığım yalakalıktı; yoksa belli bir kısmınızı hiç tanımıyorum, bazı kısımları tanımamazdan geliyorum ve bazı kısımlara da yavşakça bir abi, kardeş, dayı, hala, teyze muamelesi yapıyorum ki bunun nedenini henüz ben de anlayabilmiş değilim.
Yorgunum kardeşim, yorgun; hayat yordu beni diyen bilge adam tribine girecek değilim; biznıs(yani iş demek) dünyasına girdiğimden beri sistemin çarkları beni yordu valla. Hiç zannetmeyin ki çalışmaktan yoruldum, 7 ye çeyrek kala alarm kurmaktan yoruldum sadece, benim şimdi ne güzel 10 numara 55555 yıldız bi hayatım vardı; istediğim saatte kalkar kendi kendimin müdürü tadında takılırdım ki, daha önceki iş tecrübemi düşündüğüm zaman; işe 10 da giden, haftada 1 gün çalışan ya da hiç çalışmayan, işe kot pantolon t-shirt hatta bazen çıplak ilgilenen bir adamdım ki, işe gitmeyip evden çalışma lüksü güzel bi şeydir sanırım. İşimle ilgili çok da bi sıkıntı yok aslında her çaylağa davranıldığı gibi davranılıyorum; sen hele bi çekil yeğenim diyecekler utanmasalar ama yine de işin hakkını verme gibi bir gayretim var. Ama bazen insanı illallah ettiren bazı yönleri de yok değil aslında yaptığım işin; ki bazen çok deli coşabiliyorum; ağzımdan salyalar çıkarak küfür etme isteği peydah oluyor. "Kurumsal" öneki firmaya sadece görev tanımlarında belirsizlik katmaya yarıyor onu anladım. Şirkette ne iş yaptığını kendisinin bile bilmediğini tahmin ettiğim insanlar var ki en fenası onlar galiba. Çünkü bu kimseler belli bir işleri olmamakla beraber kendilerini herşeyden sorumlu tuttukları için her bokun içindeler afedersin. Her lafa dalıyorlar, çalışan adamın ofisine girip de oradaki insanları lafa tutup işinden alıkoyuyorlar. Yapsana bunu sıkıyorsa "özbizim ltd" de. Adama öyle hızlı vururlar ki kapıdan çıkmana gerek kalmaz yemin ediyorum. Kurumsal şirketlerde imza yetkisi diye bir şey var ve bu her kimdeyse ona öyle bi ilahi güç verdiğini zannediyor ki...
Kapıyı çaldım, gayet beyefendi en kibar halimle girebilir miyim diyorum; suratta bir hasiktir ne geldi yine tipini ittiğim ifadesiyle bana bakan bir çift göz, gel diyor, geliyorum; ben söz dinlerim yani, faturaların imzalanması gerekiyor ki zaten benim gibi yeni yetme biri tarafından imzalanması devleti kesmiyor illa sektörün önde gelenleri tarafından imzalanması isteniyor. Tam içeri girdiğim anda "Ya yine mi imza için geldin diyor" sanki imzalı fotoğraf istedim anasını satayım. Hayranıyım imzanın ondan geldim, müptela oldum imzana. "Tamam bırak şöyle" derse sıçtın. artık gün içinde ne ara paşa gönlü ister de imzalar, orasını Allah bilir yani. Bu imza meselesi çok kötü bir şey aslında; bir anda yeni yetme işe yeni girmiş; kurumsal kimliğe gönül bağıyla bağlanmış bir birey olan seni en sevilmeyen adam yapabilir, seni sevmeyen insanların da senin terfinde zammında sözü geçtiği için babalara gelebilirsin. Hayır yani üniversitede kapının altından filan atsan da olur ama bu koyduğum çarkının en pis özelliklerinden birisi de çalıştığın her yerde kameralar olması. BBG evi gibi anasını satayım, korkuyorum kameralardan, çocukluktan beri alışkın değiliz en fazla 5 kişilik bi kalabalığa pipimizi gösterme durumuydu dikkatle izlenmeye alışık olmamız.
Mülakatlar, görüşmeler filan böyle Nasa ya giriyormuşsun izlenimini de verse de her çalışan ilk hafta o fotokopi makinasının başında gözüne far tutulmuş tavşan gibi kalacak bundan eminim. Neyse şimdilik bu kadar olsun, en derin sevgi, saygı ve artık elbetteki yalakalıklarımla.
Not: Velev ki müdürlerimden imza yetkili şahıslardan biri okur diye not düşeyim dedim; konunun sizinle hiç bir alakası yok yeminle, valla bak; işimi seviyorum, lütfen beni kovacaksanız bile güvenlik yoluyla kovmayın, ben zaten geldiğim gibi dönünce eve dönmüş olurum, yalakalıklar, saygılar....
Kaydol:
Yorumlar (Atom)